Sokaklarımızda olanlardan haberdar mıyız?

Hiç yaşadığımız kentin sokaklarına baktınız mı?İnsanlara, özellikle çocuklar..Ama öyle anne babalarıyla gezmeye çıkmış, şanslı olanlara değil,diğerlerine. Arada kızdığınız mendil satmaya ya da cam silmeye çalışanlar, tinerci diye ürktüğünüz ya da horladıklarınıza ve diğerlerine. Şehrinizin sokaklarında ticari açıdan cinsel sömürüye uğrayan kız çocuklarını gördünüz, duydunuz mu hiç?Bu çocukların 8-16 yaş arasında olduklarını, sayılarının sadece saptanabilindiği kadarının 250 civarında olduğunu biliyor musunuz? Peki çocuklarının ticari açıdan cinsel sömürüye uğradığından, sayıların kabullenilemez kadar çok olmasına karşın, görmezden, bilmezden gelmenin sonucu değiştirmediğinden ne kadar haberdarsınız?Bizi çok etkileyen, bir utanç, çaresizlik gibi gördüğümüz olayları bilmezden, görmezden gelmek geçici çözüm gibi görünmekle birlikte gücümüzü, varlığımızı azaltan, yok eden yöntemlerdir. Evet, benzer bir çok olayın yanısıra, çok yakınımızda, Beyoğlu başta olmak üzere İstanbul’da, bizim şehrimizde, küçücük kız çocukları cinsel objeler olarak kullanılıyor.Çocuk fuhuşu toplumların, insanların genelde görmek istemedikleri bir olgudur. Ancak bu yadsıma, toplumlara erken ergen gebelikleri,cinsel yolla bulaşan hastalıklar, çocuk fahişeler, alkol ve madde kullanımı, intihar girişimleri ve suç oranlarındaki artış olarak ödenmesi zor bedellerle geri dönmektedir.

Hangi çocuklar risk altınta?
Çocuk fuhuşu için en büyük risk grubunu sokakta yaşayan ve çalışan çocuklar oluşturmaktadır. Sokakda yaşayabilmek için çalışmak, barınak bulmak, karnını doyurmak ve kullanılıyorsa uyuşturucular için para bulmak gerekmektedir. Bunları sağlamanın bir yolu da bedenlerini satmaktır. Bu risk ve zorunluluk kız çocuklar kadar erkek çocuklar içinde geçerlidir. Bu çocukların geçmişlerine bakıldığında sorunlu aile yapıları ve zor çocukluk öykülerine rastlamak olası. Ailede sık kavgalar, ayrılıklar, ebeveynelerden birinde ruhsal hastalık ya da aşırı alkol kullanma öyküsü ve aile içi fiziksel, cinsel sömürü öyküleri.Özellikle tanıdıkları, yakın çevreleri tarafından cinsel sömürüye uğrayan çocuklar, utanç, şaşkınlık ve kızgınlık gibi duyguların hepsini birden yaşamakta, tek kurtuluş yolu olarak sömürüye uğradığı yerden uzaklaşmayı görmektedir.Bu şekilde aile içinde barınamayan çocuk, ailesinde bulamadığı güveni sokaklarda aramaktadır. Kendi yapılarına baktığımızda bir kısmının küçük yaşda fark edildiğinde kolayca tedavi edilebilecek, okul başarısızlığı, davranış sorunları olan çocuklar oldukları, olumsuz aile içi koşullar nedeniyle de evden kopmaları ve kendilerine benzeyen çocuklarla bağlantı kurmaları daha kolay olan çocuklarla karşılaşıyoruz.

Değişen toplumsal değer yargıları ve sistemleri risk altındaki bu çocukların sokağa çıkma risklerini arttırmaktadır. Cinsel sömürüye maruz kalmak gibi, yaşlarına uygun olmayan cinsel içerikli görsel ve yazılı materyalle erken karşılaşmak, erken ve uygunsuz cinsel ilişkileri körükleyen durumlardır

Neler yapılıyor!
Bazı olaylarla basının gündemine geldiler.Bu durumun olumsuz etkileri gibi olumlu etkileride oldu. Olumsuz etkisi, olaya karışan ya da karıştığı düşünülen çocukların basının kendi arasındaki savaşı nedeniyle, her dakika televizyonlarda, röportajlarda olmaları, bundan maddi çıkar sağlamaları, hem o çocuklara hem diğerlerine sahte ve tehlikeli bir“ünlü” olma duygusu vermesiydi. Bu tür haberlerin eğitsel değil de sansasyonel işlenmesinin yaptığı etkinin belkide en güzel örneği, bu olayada en çok gündemde olan, adeta bir yıldız gibi kanal kanal dolaştırılan ve kendisine kanallardan bunlara karşın önemli maddi kazançlar sağlanan genç kızın (17 yaş) onu muayene ederken bana söylediği sözdü: “ Hayır, bu işi bırakmayı düşünmüyorum, artık ünlü oldum, ünlü ve iyi olamak için doktor olmak gerekmiyormuş, benim işimde de olunabilirmiş, değil mi doktor abla, haksızmıyım” Ben bunca yıllık profosyonelliğimle verecek yanıt bulamadım.Bunca yıl güvensiz yaşamışken, doğru dürüst bir ailesi olmamışken, bazen sadece kalacak yer karşılığı bedenini satarken tüm bunları kazanan bir çocucuğa, yaptığı işin kendisine ne kadar zarar verdiğini anlatmak çok zordu.

Olumlu adımı ise devlet attı. Istanbul Valiliğinin tebliği ile bu çocuklar için iki korunma evi oluşturuldu. Resmi görevliler ve gönüllüler bu çocuklar için çalışmaya başladı. Onların sokaktan kurtarılması, ailelerin eğitilmesi, uygun olan durumlarda yine aileleri ile yaşama şansını yakalamaları, olmazsa okutulmaları, iş sahibi yapılmaları için bu evler oluşturuldu. Herşeyden önemlisi bu evler onlara umut kapısı, sığınılacak sıcak bir yer, sokakta olma zorunluluğundan kurtuluş oldu. Gerçekten zordu, bu çocuklara ulaşmak, onları anlamak ve kendinizi anlatmak, yeniden birilerine güvenmelerini sağlamak, onların üstünde çıkarları olanlarla mücadele etmek ve uzak tutmak. Valilik, emniyetle beraber kararlılık içinde bu projeyi yürütüyor. Kazanılan çocuklar mutluluk veriyor, arada kaybedilenler üzüyor ama yılgınlık yaratmıyor. Bu projenin her kesimden desteğe gereksinimi var elbette. Toplum olarak ilerde büyük bedeller ödememek için, kabul edilmesi zorda olsa bir gün kendi çocuğumuzu sokaklarda aramamak için bu çocukları görmek ve destek olmak zorundayız. Artık bu çocuklara ilişkin bilgilerimiz var. Aile içi şiddet, aile içi cinsel sömürü, ailede alkol, madde kullanımı ve diğer ruhsal hastalık öyküleri, okul başarısızlığı ve kolayca eğitim sisteminin dışına atan eğitim politikası kaynakların başında geliyor. Özendirici ama sahte yaşamların, kolay başarıların sık gündeme getirilmesi,basın, yarışma, reklam gibi yansımaların küçük çocukları cinsel objeler olarak sunması kaynağın akışını sağlıyor. Sokakda yaşamak zor, madde ve alkol kullanmak daha zor, ama en zoru bunlara mahkum olmak ve elde etmek için bedenin dışında verebileceğin hiçbir şeyin olmaması. Ortalıkta olup, görülememek, görüldüğünde tanınamamak, bunları yapabilenlerin ise sadece “talep” sahipleri olması ise şansızlık değil, bir insanlık ayıbıdır.

Cinsel yönden ticari sömürüye maruz kalan çocukların kurtarılması ve rehabilitasyonu tabiki çok önemli. Ama çocuk fuhuşunun önlenmesi çok daha etkili bir yöntemdir. Bu sorun çok boyutlu ve herkesi ilgilendirmesi gereken bir sorundur. Ailelerin eğitimi, cinsel sömürü yapanların eğitimi önemlidir.. Bir çocuk fuhuşu olgusu var ve bunu artık açıkca konuşmaya başlamak belki de atılacak en büyük adımdır. Şimdi sokaklarımızda olanları biliyormuyuz? Eğer hep beraber evet diyebiliyorsak, bir an once çalışmaya başlamamız gerekir. Hayır diyorsak, varlık nedenimizi ve amaçlarımızı gözden geçirme zamanıdır!

Facebooktwitterlinkedinmail