Öğretmenler günü

Dün öğretmenler günüydü. Çeşitli etkinliklerle kutlandı. Öğretmenliğin önemi ve yüceliği anlatıldı.Oysa ekonomik koşullar, çalışma saatleri, gösterilen itibar olarak bu söylemlerin aksine, öğretmenlik önemi gittikçe yadsınan bir meslek haline getirilmekte olduğu bir gerçektir. Peki bunda öğretmenlerin kendilerinin hiç katkısı yok mu? Bir haftadır velilerin bugün için öğretmenlere almayı düşündükleri armağanları ve bunların kabul edildiğini dinledikçe, kendi ilkokul öğretmenimi hatırladım. Gittiği geziden tüm sınıftaki çocuklara armağanla gelip, kendine hiçbir şey almayan Şermin öğretmeni. 23 Nisanda ailelerin koşulları farklı, bazı öğrencileri üzülür diye basma alıp, hepimize aynı çiçekli kıyafeti diktirip, el işi dersinde bize yapmayı öğrettiği ve kendimizin yaptığı taçlarla törene sınıf olarak katılmamızı sağlayan öğretmenimi. Armağan bekleyen öğretmenleri barındıran sistemi kimler yarattı? Kimler öğretmenliği özenilen ve istenilen bir meslek olmaktan çıkardı? Bunları ve eğitim sistemini tartışmak gerek elbette.Ama biliyorum yine bir çok Şermin öğretmenler var isimsiz. İlkokulda gelişim dönemi içinde kahramanı öğretmen olan çocuklara harika birer özdeşim modeli olan, sağlam bir gelecek yetiştiren öğretmenler… Birinci sınıf çocuğu yaramazlık yaptı diye ne yapacağını şaşırıp sınıftan ağlayarak kaçan, sınıfındaki biraz geç öğrenen, biraz sorunu olan çocuğu hemen sistemin dışına çıkarmaya çalışıp, kalan sorunsuz çocuklarla iyi eğitimci olduğunu düşünen, kapasitesi iyi olan çocukların giriş sınavlarında daha başarılı olması için çaba gösterip, diğerlerine ne olduğunu umursamayan ve Milli Eğitim’den de bu ölçütlere göre “iyi öğretmen” taktiri alıp, rahat eden meslektaşlarına inat, mücadele eden nice Şermin öğretmeler iyiki var. Fazla söze gerek yok belki de, bir küçük şiir iyi öğretmenliği tanımlayan, bir kaç satır başı öğretmen, okul ve eğitim hakkında ve TÜM ÖĞRETMENLERİN ÖĞRETMENLER GÜNÜNÜ İÇTEN BİR KUTLAMA, kendini de gerektiğinde eleştiren bir üniversite öğretmeninden…….

“İnsanlara gidin,
Aralarında yaşayın
Onları Sevin
Onlardan öğrenin
Onların bildikleriyle başlayın işinize
Ve sahip oldukları üstüne kurun çalışmalarınızı
İşinizi bitirip
Görevlerinizi tamamladığınızda
Eğer insanlar
“Biz onu kendimiz yaptık”
Diyorlarsa
SİZ İYİ BİR ÖĞRETMENSİNİZ
Eski bir Çin şiiri

Öğretmen
– Okullarda gün geçtikçe artan öğrenme ve davranış sorunu olan çocuk ve genç eğitimcileri endişelendirmektedir.

– Bu endişeleri gidermenin en iyi yolu ruh sağlığı uzmanları-aileler ve eğitimciler arasında yapılacak işbirliğidir.

– Öğretmenler öğrencilerle en çok zaman geçiren kişiler olduğundan son derece önemli bir kaynaktırlar.

– Doğru eğitmen (öğretmen) öğrencinin sorunlarını aşmaya yardım eden , yetenek ve ilgilerini geliştiren öğretmendir.

– Gençler genellikle;sıcak,istekli, sempatik, kolay uyum sağlayabilen ve endişelerini anlayıp, yanıt verebilen öğretmenleri yeğlerler. Ayrıca sıkı ama adil öğretmenler isterler.

– Gençler öğretmenlerinin eğitmen olarak etkili olmalarını istiyorlar: plan ve organizasyon konusunda yetenekli, herşeyi açıkça anlatan ve açıklayan,konular hakkında bilgili ve ilgili

– Öğrenciyi öğrenme sürecine katan

– Ama en çok “adil” öğretmenler

– Çalışmalar kız ve erkek öğrencilere farklı davranıldığını göstermiş: kızlar erkeklere göre daha az eleştiriliyor ama buna karşın daha az da övgü alıyorlar.

Okul
Okulun önemi; ne öğretildiğine, nasıl öğretildiğine çok bağlıdır.

– Okullar, aile dışında kritik çocukluk ve gençlik yıllarının geçtiği sosyal kurumlar olarak çok önemlidirler.

– Okulun büyüklüğü, öğrencileri aktivitelere dahil etme ve daha fazla sorumluluk verme açısından önemlidir.

– Doğru okul bina ve onun özellikleriyle belirlenmez. Doğru okul : öğretmenlerin daha hassas ve çocukların gereksinimlerine daha ilgili olduğu fonksiyonel okuldur.

– Okul ve eğitmenin özellikleri dışında, okul başarısına etki eden etmenler; çocuğun zekası, motivasyonu, ilgileri ve çalışma alışkanlıklarıdır.

– Öğretme ve öğrenmenin eş zamanlı gidebilmesi için genel idarecelilerin okul yönetiminin, ebeveynlerin desteği önemlidir.

– Ebeveynler eğitimde aktif taraf olarak yer almalıdır:Anlayışlı, destekleyici ve gerektiğinde öğretmenlerin ve yöneticilerin eylemlerini sorgulayıcı olarak

Davranış ve ruhsal sorunları olan çocuklarla eğitim
– Genellikle, bir çocuğun davranış ve ruhsal sorunlarının olup olmadığı okulun tutumu, politikaları ve öğretmenin tolerans sınırlarına bağlıdır.

– Bu nedenle çocukları “rahatsız” olarak adlandırmak yerine “rahatsız edici” olarak adlandırmak gerekir. Bu çocukların durumunda okulun tavırları çok önemlidir ve okul “doğru” okul olmalıdır.

– Bazen sadece çocuğun sınıf içi düzeninde değişiklik yapmak bile önemli olumlu sonuçlara neden olabilir.

– “Rahatsız edici”çocuklar sınıflarda istenmeyen çocuklardır. Öğretmenler sınıf düzenini ve kendi huzurlarını kaçırma olasılığı olan bu çocukları kendi sınıflarında istememektedirler. Ancak bu çocuklar gerçekten sınıf içinde rahatsızlık verici olsalar da, bunun derecesi öğretmenin etkinliğiyle bağlantılıdır. İyi öğretmen bu çocukları sınıf içinde tutmayı, sınıfta derslere katılmalarını sağlamayı ve en önemlisi eğitim sistemi içinde kalmalarını sağlayan öğretmendir.

– Unutulmamalıdır ki eğitim sisteminin dışına atılan her çocuk topluma uyuşturucu bağımlısı, gaspçı, çete üyesi olarak dönme riski taşımaktadır.

Facebooktwitterlinkedinmail