DAMGALAMAYIN,TANIYIN: BİPOLAR AFFEKTİF BOZUKLUK

Jim Carrey, Mel Gibson, Catherine Zeta Jones, Kurt Cobain, Sinead O’Conner, Russel Brand, Britney Spears, Van Gogh, Türkiye’den Nurseli İdiz ve bilemediğimiz isimlerin hastalığı olarak tanıştığımız bipolar bozukluk ya da eski söylem ile manik depresif bozukluk, genç oyuncu Orhan Şimşek’in babasını öldürmesi ile yeniden gündeme geldi. Tanısı var mıdır? Gerçek midir? Ne olmuştur? Bu soruların hiçbirinin yanıtı bilinmeden basın haberi verdi. Bipolar oyuncu babasını öldürdü. Bipolar bozukluğu olan hastaları damgaladığını düşünmeden, bir hastalığın insanı katil yapıp yapmayacağını bilmeden, olayın ardında ne olduğunun kolluk tarafından araştırılmasını ve genç oyuncunun doktor muayenesinden bile geçmesini beklemeden  karar verdi ve yayınladı.  Oysa bipolar bozukluğu olan birinin cinayet işlemesi oldukça nadirdir. Tedavisi edildiğinde normal yaşantının sürdürülebildiği bir bozukluktur. Bu olay basın için değerini iki gün sonra yitirecek. Geriye haberler sonrasında toplumsal bakışın değişmesi, çevrenin tepkileri, hastaların endişeleri ve sorunlar kalacak. Daha çok depresyon döneminde olan ünlülerin intiharları ile gündeme gelen bipolar bozukluğa ilişkin bilgilerimizi tazeleyelim.

Nedeni belli değil

Bazı insanların yaşamının büyük bir bölümünde depresyon hakimdir; bir bölümünde ise gittikçe artan, dizginlenemeyen bir neşe, bir enerji bazen de bir öfke olur. İşte her şeyin artmış olduğu dönemlere manik dönemler; hastalık dönemlerinin bir kısmını depresyonda, bir kısmını ise manide geçirmeye de bipolar bozukluk ya da eski adıyla manik depresif psikoz deriz. Oluş nedeni bilinmeyen, daha iyi tedavi edilmesi sürekli araştırılan bir bozukluktur. Araştırmalar devam etmektedir. 15-19 Nisan tarihleri arasında Antalya’da yapılacak olan 7. Uluslararası Psikofarmakoloji Kongresi ve 3. Uluslararası Çocuk ve Ergen Psikofarmakolojisi Sempozyumu’nda İngiliz Psikofarmakoloji Derneği ile birlikte Bipolar Bozukluk Kursu düzenlenecek ve yeni gelişmeler gözden geçirilecek. 31 Mart dünya bipolar günü olarak etkinlikler yapıldı. Tüm bu çabalar hastalığı daha iyi tanımak ve tedavi etmek, hastalara yardımcı olmak amacını taşıyor. Bulgular ortalama 20 yaşta başlar. Ama daha erken ve daha geç de başlayabilir. Geç yaşlarda başlamanın daha az olmasına karşın, çocukluk, özellikle de ergenlik döneminde başlama azımsanmayacak sayılardadır. Ailesinde bipolar bozukluk olanlarda görülme riski daha fazladır.

Aşırı ve konudan konuya atlayan konuşma, kendini her anlamda büyük ve erişilmez görmek… Çok güçlüdür, her şeyi başarabilecek gücü vardır. İşe yönelik dikkatinde aşırı derecede azalma olmasına karşın kendiliğinden olan dikkat o denli artmıştır. Yani çevredeki en küçük uyaran dikkatini çeker. Duygular genelde neşelidir. Aşırı derecede renkli, abartılı giyinme, konumlarına uymayan hareketlerde bulunma, aşırı para harcama çevreyi şaşkına çevirir. İştah, cinsel istek artmış, uyku ihtiyacı azalmıştır. Bir kısım manik hastada neşe yerine gergin, öfkeli bir duygu olabilir. En ufak bir engellenmede saldırgan davranan, en sevdikleri kişilere bile zarar verici davranışlar gösteren kişiler de manik nöbette olabilirler. Bazen mani bulguları yavaş yavaş artar ya da hiç bu düzeylere gelmeden hafif geçer. O zaman “hipomani” den bahsedilir. Manik nöbetleri izleyen depresyon dönemleri klasik depresyon bulgularını gösterir. Aynı hasta birden içine kapanır, iştah kesilir, kederli, elemli hale gelir. İntihar riski olabileceği de akılda tutulmalıdır. Dönemlerin tedavisi mutlaka ilaçlarla yapılır. Terapi ile ya da kendi kendine geçmesini beklemek yanlış olur. En önemlisi manik ya da depresif dönem geçtikten sonra hastanın yeniden nöbet geçirmesini engellemek, yani korumak için kullanılan bazı ilaçlar vardır. Böylece hasta bu iniş çıkışları yaşamadan, sağlıklı olarak yaşamını sürdürebilir. Amaç anlamak, tanımak ve tedavi etmek olmalıdır. Hastalıklarla, hastalarla ilgili haberler çok dikkatli verilmeli, damgalamadan kaçınılmalıdır.

Facebooktwitterlinkedinmail