ARKADAŞ EDİNMEK VE SÜRDÜREBİLMEK

Kaç tane arkadaşınız var? Tanıdığınız, arada görüştüğünüz, sosyal bir şeyler paylaştığınız kişileri kastetmiyorum. Facebook ya da twitterda hiç tanımadığınız halde arkadaş hanenizde yazanlar da değil sorduğum. Gerçekten arkadaş olduğunuz kişilerden bahsediyorum. Hemen her gün çocuklarımıza iyi arkadaşlar bulmalarını, arkadaşlıklarını sürdürmelerini ve onlarla iyi geçinmelerini öğütlüyoruz. Biz nasıl arkadaşlıklar kuruyoruz ve onlara nasıl örnek oluyoruz?

Arkadaş edinmek

Kaç yaşında olursak olalım her gün farklı cinslerden ve farklı yaşlarda birçok insanla karşılaşıyoruz. Fakat hepsi ile arkadaş olmuyoruz. Arkadaş olacağımız kişileri seçiyoruz. Seçim ölçütlerini herkes kendine göre belirliyor. Yine de ortak bazı ölçütler var. Öncelikle bazı şeyleri paylaşabildiğiniz kişiler arkadaşınız oluyor. Tüm beğenilerinizin ortak olduğu bir kişi bulmak zor. Beraber film izlediğiniz arkadaşlarınız başka, alışveriş yaptıklarınız başka ya da kitaplardan konuştuklarınız başka olabilir. Birkaç tanesini birden ortak yapabildiğiniz arkadaşlar bulabildiyseniz gerçekten şanslısınız. Bu nedenle her arkadaşlık denemeniz başarı ile sonuçlanmayabilir. Bazen çok şey paylaştığınızı düşündüğünüz kişilerle, hiçbir şey paylaşmak istemeyebilirsiniz. Bu da ortak alanların arkadaşlık için yetmediğini gösteriyor. Arkadaşın, ruhsal beklentilerinizi de karşılaması gerekir. Mutluluğunuzu, sevincinizi, üzüntünüzü, acınızı anlayabilen, sizin de onunkileri anladığınız birileri iyi arkadaşlarınız olabilir. Benzer olgunluğa ulaşmış olanlar bir araya gelir. Aslında çocukluğundan beri arkadaş edinme zorluğu olan kişilerin, erişkin dönemde benzer özellikleri göstermesi şaşırtıcı değildir.
Oysa çocuklarımızın arkadaşlık kurmaları için yaptığımız müdahaleler farklı oluyor. Bizim arkadaşlarımızın çocukları ile arkadaş olmalarını istiyoruz. Onların ne kadar uyuştuklarını önemsemiyor ya da biz uyuşuyorsak, onlar da uyuşur diye düşünüyoruz. Bir ortama girdiğinde hemen kendisine arkadaş bulmalarını bekliyoruz. Bir çocukla oynamak istemediklerinde “çok ayıp ama” diye kızıveriyoruz. Kendimizin o sırada orada bulunan herkesle konuşmak isteyip istemediğimizi aklımıza bile getirmiyoruz.
Bir çocuk için akran ilişkisi yaklaşık üç yaşından itibaren önemlidir. Bir yandan sosyalleşmeyi, diğer yandan etkileşimle gelişimi sağlar. Ergenlik döneminde ise akran ilişkisi çok daha büyük önem kazanır. Çünkü ergenlik dönemi ile birlikte, aileden çok arkadaş odaklı bir yaşam başlar. Ergenliğin başlangıcında grup arkadaşlıkları, ortalarına doğru daha yakın arkadaşlıklara dönüşür. Son dönemde ise uzun süreli arkadaşlıklar kurulur. Yine de unutmayalım ki yaşımız ne kadar küçükse arkadaş bulmamız o denli kolaydır. Yaşımız ilerledikçe, beğenilerimiz filtrelerden geçip özelleştikçe, ilgi alanlarımız sabitleştikçe, kendimizi daha iyi tanıdıkça ve diğer insanları daha kolay değerlendirme becerisi kazandıkça arkadaş bulmak zorlaşıyor. Bulunabilenler ise çok değerli. Önemli olan bu arkadaşlıkları sürdürebilmek.

Arkadaşlığı sürdürmek kolay mı?

Arkadaşlık fedakârlık gerektirir mi? Fedakârlık kelimesini çok farklı kullanabiliyoruz. İster arkadaşımız, ister yakınımız olan biri için bir şeyler yapmanın adına fedakârlık diyerek karşılık bekliyoruz. Oysa ilişki sürdürmenin temel koşullarından biri, karşılıklı isteklere saygı duymaktır. Bir arkadaşınız istiyor diye bir yere gitmek, ancak gidilen yerde zarar görecekseniz fedakârlık sayılabilir. Yoksa istenerek yapılmış bir paylaşımdır. Arkadaşlar diğerinin istediği her şeyi yapmalı mı? Arkadaşlardan beklentiler, arkadaşlığı sürdürmenin temeli olarak algılanınca, arkadaşlık bir yük haline gelebilir. Oysa arkadaş olarak seçtiğimiz kişi ile paylaşmak istediklerimiz sadece bizim arzularımız olmamalı. Arkadaşlar aynı zamanda birbirlerinin olumsuz, başkalarını rahatsız eden davranışlarını değiştirirler. Arkadaşlar birbirleri ile deneyimlerini, düşüncelerini, isteklerini ve korkularını paylaşırlar.
Arkadaşlık kurmada ve sürdürmede zorluk çekiyorsanız kendinizi değerlendirmenizde yarar var. Eğer çocuğunuzun bu tür bir zorluğu varsa kendinizle birlikte onu da değerlendirin. Çünkü gerçek arkadaşlar edinebilmek ve bu arkadaşlıkları sürdürmek insanı geliştiren en özel etkenlerden biridir.

Facebooktwitterlinkedinmail