YILLAR İNSANI SADECE BÜYÜTMEZ!

Bugün yılın son günü. Bu akşam insanlar yeni yılın gelişini kutlayacak ve yarın 2016, artık eski yıl olacak. Yeni yılın anlamı kişilere göre değişse de; her yeni şey gibi içinde biraz heyecan, biraz umut, biraz beklenti ama en çok değişim özlemi taşır. Daha çok spor yapacağım, daha çok çalışacağım, zayıflayacağım, sigarayı bırakacağım, başka iş bulacağım, daha az çalışacağım, evleneceğim, boşanacağım, hayat tarzımı değiştireceğim gibi kişinin kendisinden beklediği birçok değişimle başlar; barış dolu, sakin, mutlu, zengin, verimli, savaşsız, korkusuz, sağlıklı diye sıralanan beklentilerle yakın çevreden tüm dünyaya kadar uzanır. Bu akşam kutlanacak olan aslında bu değişim beklentisi, yeninin getireceği umuttur.

2016 yılı dünya için, ama özellikle bizim için çok güzel anılarla hatırlanacak bir yıl olmadı. Gençliğimizi, çocukluğumuzu biçimlendiren birçok sanatçının kaybı bir yana, savaşlar nedeniyle evlerinden, yurtlarından, canlarından olanlar diğer yana sıralandığında, bunlara bir de terör eylemleri sonucu oluşan can kayıpları, yaralanmalar eklendiğinde hepimizi bir yıl büyüten değil, adeta gereğinden fazla yaşlandıran bir yıl olarak akıllarımızda kalacak. Tarihin “kötü” yılları arasında yerini almasına saatler kaldı. O bitecek ama getirdiği sorunlar, acılar bizlerle kalacak. O nedenle, bu yıl yeni yıldan beklentilerimiz çok daha fazla. Hepimiz yeni yılın bize her şeyden önce insanca, korkmadan sürecek yaşam hakkı tanımasını arzuluyoruz. Arzumuz güzel ama beklediğimiz, umut bağladığımız şey yanlış. Çünkü yıllara anlamlarını biz veriyor, biz biçimlendiriyor, içlerini biz dolduruyoruz. 2016’yı “kötü” bir yıl yapan doğal felaketler olmadı. İnsanlığın karanlık yönünün öne çıktığı, umutları çalarak tüm dünyayı kararttığı bir yıl oldu.

YILLARLA ÇOCUKLAR BÜYÜR, YA ERİŞKİNLER?

Çocuklar için yeni yılın anlamı bir yaş daha büyümek, her şeyi yapabileceklerini sandıkları erişkin olmaya bir adım daha yaklaşmaktır. Bazı çocuklar için bunun yanı sıra, yeni yıl hediye demektir. Şanslı çocuklar hediye olarak oyuncaklar seçerken, bazı çocuklar yeni yıl armağanı olarak hayatta kalabilmeyi, bu yıl olduğu gibi savaşlarda, terörde ilk kurbanlar olmamayı, ebeveynlerini kaybetmemeyi, evsiz, okulsuz, ülkesiz kalmamayı, tecavüze, istismara, ihmale uğramamayı kısaca çocuk olabilmeyi bekliyorlar. Onlar yeni yıllarla değil, yaşadıkları nedeniyle günlerle, saatlerle büyüyorlar. Birçoğu yılın yenileneceğinden bile habersiz, erişkinlerin gereksiz telaşlarına anlam vermeye çalışıyor.

Yıllar çocukları büyütüyor. Büyümenin ötesinde, yıllar onları olgunlaştırıyor. Ama olgun olması gereken erişkinler büyümek bir yana, yaptıkları eylemlerle küçülüyor, küçülüyor… Ve diğerleri ile birlikte kendilerini de yok ediyorlar. Yılbaşı ışık demektir. Yılbaşı renk demektir. Yılbaşı kutlama, sevinç, umut demektir. Tüm bunlar için yakılacak lambalar değil; aklın, bilimin, insanlığın ışığını çoğaltarak dünyayı yeniden aydınlatacak erişkinler gerekir. Ne çocukların ne büyüklerin umutlarını çalmayacak kadar büyümüş, öldürmek yerine yaşatmayı seçmiş, zarar vermek yerine onarmaya karar vermiş ve aksini yapmak isteyenlerin karşısında ışıklarıyla, dirençleriyle karanlığa geçit vermeden durabilen, yılların hakkını verebilen erişkinler gerekir. Benim yeni yıl dileğim 2017 yılını umutla, aydınlıkla, insanlıkla karşılayacak ve sürdürecek kişilerin çoğalması. Benim yeni yıl beklentim, sadece oyun oynamayı düşünen, büyüklerin koruması altında mutlu ve eğitimli çocuklarla dolu bir dünya. Benim yeni yıldan umudum var. Çünkü onu güzelleştirecek insanlara inanıyorum. O yüzden herkese umut dolu ve umutların gerçekleştiği, mutlu çocuklarla ışıl ışıl olacak bir yeni yıl diliyorum.

Facebooktwitterlinkedinmail