Dönem yarılandı. Karneler alındı. Şimdi hem karnelerin hem de 2 haftanın nasıl geçeceğinin değerlendirmesini ve planını yapma zamanı geldi. Kimi aile için yarıyıl tatili gezme planlarının yapıldığı bir dönemdir. Ama bazı aileler için sorun haline gelebiliyor. İki hafta çocuklara kim bakacak, nasıl oyalayacaklar soruları onları düşündürüyor. Yarıyıl tatilinde çalışmak zorunda olacak çocukları da unutmamak gerekir. Çalışmak derken ders çalışmaktan değil, aile bütçesine katkı için yasa dışı çalışacak çocuklardan bahsediyorum. Onlar için tatil olmayacak. Ama her evde öncelikle karneler değerlendirilecek.
Gelen bazı karneler, yarıyılın başarısız geçtiğini gösteriyor. Çocuğunuzla birlikte sizin de kırıklarınızı düzeltmek için çalışmanız gerekiyor. Ona kızmak yerine oturun ve konuşun. Niçin başarısız olduğunu anlamaya çalışın. Eğer sizin çözemeyeceğiniz bir sorunsa, vakit geçirmeden profesyonel yardım alın. Bu yardım bazen ders verecek özel bir öğretmen olabilir, bazen de bir psikiyatrist. Depresyon, kaygı, öğrenme güçlüğü, dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu okulda başarısızlığın sorumlusu olabilir. Size hem çocuğunuzun sorununu çözmede yardımcı olabilirler, hem de ona daha verimli nasıl ders çalışılacağını, sorunuyla nasıl baş edeceğini de öğretebilirler. Böylece ikinci yarı için herkes hazırlıklı olabilir. Yıl sonu karnesi, bu çalışmalar ve destekler sonrasında, yüz güldürücü bir karne haline gelebilecektir.
Tatil nasıl planlanmalı?
Tatil hiç kimse için sadece dinlenme ya da eğlenme zamanı değildir. Bu nedenle, tatil başında yapılması gereken ilk şey kızmadan, bağırmadan ama gerçekçi olarak sorun yaşanan dersleri ve sorunun nedenlerini saptamak, konuşmak olmalıdır. Saptanan duruma göre bir plan hazırlamak uygun olur. Ders çalışma sistemini değiştirme, destek alınması gereken konuları belirlemek ve harekete geçmek, yıl sonu gelecek karne için olumlu olur.
Tatil olduğunda yatma ve kalkma saatlerinin çok değişmesi, bilgisayarda oynama sürelerinin uygun sürenin çok üstüne çıkması sağlıklı olmayacaktır. Özellikle okula yeni başlayan çocukların, tamamen ders ve yaşam düzeni dışına çıkması tatil dönüşü uyumu zorlaştırır. Günde yarım saatlik sürelere bölünmüş şekilde yapılacak bir saatlik tekrarlar, çocuğu bunaltmadan süreci devam ettirir. Okul zamanına göre, daha çok dinlenme ve eğlenme zamanı olması gerekir. Ama en önemlisi koşuşturma olmadan, çocuğun yapması gerekenleri takip etme gereksinimi duyulmayan süreçlerde, çocukla zevkli zaman paylaşmaktır. Amaç sadece tatilde olan çocuğu eğlendirmek haline getirilip; tatil için vizyona giren sinemaları, alışveriş merkezlerini onlarla dolaşmak yetmeyecektir. Onunla zevkle paylaşacağınız aktiviteler, sohbetler sizin onu anlamanızı sağlaması kadar, çocuğunuzun da sizi tanımasını sağlar.
• Tatil olduğunu unutmadan, dinlenmeye de zaman ayırarak eksikleri tamamlamak için program yapılabilir.
• Yarıyıl tatili nedeni ile vizyona girecek filmlere birlikte gidilerek ve filmler üzerinde konuşularak çocuklarla paylaşım zamanları yaratılabilir. Ama filmleri seçerken dikkatli olmakta yarar var. “Çocuklar için” gibi reklamı yapılan ama aslında hiç uygun olmayan, komikliği küfürlerde, heyecanı şiddette sanan filmleri elemek uygun olur.
• Hiç tiyatro görmeyen çocuklar var. Oysa çocuğun gelişimi için sinema kadar yararlı ve hatta ilginç olan bu sanat dalını onlarla paylaşabilirsiniz.
• Yaşına uygun bir kitap alıp, birlikte okuyarak konuşabilirsiniz. Hem kitap okuma zevkini hem paylaşma zevkini birlikte tatmak için güzel bir yol olabilir.
• Yaşadığınız şehri birlikte tanımaya çıkabilirsiniz. Çocukların çoğu, yaşadıkları şehirleri tanımıyor. Onlarla birlikte keşfetmek, öğrenmek iki taraf için de zevk olacaktır. Bulunduğunuz yerlerdeki müzelere ve tarihi yerlere gitmek, oralara ilişkin internetten birlikte bilgi toplamak hem eğitici, hem sosyalliği geliştirici hem de keyif vericidir.
• Yarıyıl için gelen özel gösterileri, etkinlikleri takip edebilirsiniz. Müzik ya da spor gösterilerini çocuğunuzla izlemek, inanın hiçbir şeyin vermeyeceği hazzı verir.
