ARTIK MUTLUYUM

Çocuklar için yazmaya başladığım Duygularım ve Davranışlarım kitap dizisinin yeni kitabı çıktı. Çocukluk dönemi depresyonunu anlayabilmek ve onunla baş edebilmek için çocukların kendilerinin okuyabilecekleri resimli kitap “Artık Mutluyum” başlığı ile raflarda yerini aldı. Depresyon nedeni ile sorun yaşayan bir okul çocuğunun öyküsü ile depresyonun bulgularını ve kurtulma yollarını, çocuk diliyle anlatmaya çalıştım. Anne babalar çocukları ile okuyabilsin, paylaşabilsin ve sorunun üstesinden gelsin istedim. Çocuklarla okumak için kitabı alabilirsiniz. Dinozor yayınlarından çıktı. Ama şimdi büyüklerle çocukluk depresyonunu hatırlayalım. Diğer birçok ruhsal hastalık gibi çocuklarda depresyon da olur ve sanıldığı kadar nadir değildir. Ergenleri de kattığınız zaman sayı daha da artar. Çok küçük yaşlardan itibaren çocuklarda depresyon görülebilir, ama çocukluktan ergenliğe geçişte sıklık artmaktadır. Erişkin dönemde kadınlarda daha sık görülmesine karşın, çocuklarda kız ve erkeklerde görülme oranları eşittir.

Çocuklardaki Depresyon Erişkinlerdeki Depresyona Benzer

Çocuklarda depresyonu saptamak erişkinlerden zordur. Yine de tanı koymak için çocukların kendileriyle görüşülerek alınan bilgilerin, anne-babalarının verdiği bilgilerden daha yararlı olduğu saptanmıştır. Her yaşta bulgular farklılık gösterir.
Okul öncesi: İlgisizlik, uykusuzluk ve kilo kaybı belirgindir. Bebeklik depresyonu ise farklıdır. Özellikle anneden ayrı kalma sonrası ortaya çıkan huzursuzluk, ağlamayı takiben beslenme bozukluğu, mide bağırsak sisteminde sorunlar ve son olarak içe kapanmayla giden bir sorundur. Bebek çevreyle ilişkiyi tümden keser. Duruşu, bakışı dikkat çekicidir. Anne kısa sürede geri dönerse düzelir. Yoksa kalıcı olur. Bebek yaşta yetiştirme yurtlarına bırakılan çocuklarda sık rastlanır.
Okul Çocuğu: Kendisinden direkt bilgi alınabilir. Çocuk, ailenin bilemeyeceği üzüntü hissi, intihar düşünceleri, uyku bozukluklarını anlatır. Ancak aileden bilgi almak da önemlidir. Çünkü aile de çocuğun azalan sosyal aktivitesi, huzursuz davranışları hakkında bilgi verebilir.
Ergenlik dönemi: Ergenlik dönemindeki depresyonun başlangıcı erişkin depresyonuna benzer. Uyuşturucu ve alkol kullanımı sıklıkla depresyona eşlik eder. Depresyon dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu gibi bozukluklara eşlik edebilir.
Depresyonda olan kişinin dış görünümü bile değişmiştir. Dışarıdan üzüntülü, bakımsız, yüz çizgileri derinleşmiş, durgun, tedirgin hali dikkati çeker. Sesleri kısılmış, konuşmalar yavaşlamıştır. Hatta ağır durumlarda hiç konuşmayabilirler. Sık ağlama, özellikle sabahları yoğun olan kaygı, isteksizlik, zevk alamama, yakınlarına ilgisinde azalma, bazen de çabuk öfkelenme görülür. Geçmişe pişmanlık ve geleceğe umutsuzluk depresyonu işaret edebilir. Kendilerini suçlamaya eğilimlidirler. Hiçbir şeyi doğru yapamamıştır. Kendine saygısı ve güveni azalır. Tüm bu duygular “ölsem de kurtulsam”ı yani intiharı getirebilir. Belirtilere iştah ve uyku azalması eşlik eder. Bazen de iştahta ve uyku isteğinde aşırı artma olabilir. Depresyonda yaşla değişmeyen en önemli bulgular konsantrasyon bozuklukları, uykusuzluk ve intihar düşünceleridir. Her ne kadar intihar riski yaşla birlikte artsa da çok küçük çocuklarda bile olabilen bir risktir. Tedavi üç aşamada gelişir. Öncelikle aynen erişkinde olduğu gibi ilaç tedavisi başlanır. Bir yandan da çocukla görüşmeler yapılır. Üçüncü ayaksa ailedir. Aileyle olan çalışmalar hem tedaviyi kolaylaştırır, hem de tekrarın olmasını engellemede yardımcı olur.

Facebooktwitterlinkedinmail